|
![]() |
|
LinkBack | Seçenekler | Arama | Stil |
Durum
Profil detaylarını görmek için üye girişi yapmalısınız Üyeliğiniz bulunmuyorsa Kayıt ol linkine tıklayarak kayıt olabilirsiniz. |
Yağız'dan hikayeler (Nevizade Serisi -2.1)
Post #1
Yağız'dan hikayeler (Nevizade Serisi -2.1)Tekrardan Merhabalar,İlk hikayemde Bilge olan anımı anlatmıştım. okumayanlar için;https://xhamster.com/users/SexAndFurious/blog 1. hikayede kısaca geçtiğim için sektördeki ilerleme durumumu biraz detaylandırmak istedim # işaretleri arasındaki bölüm tamamen benimle ilgili bilgilerinize...################################## ################################################De dem tonla parası, malı mülkü olmasına rağmen beşik kertmesi yaptığı arkadaşının kızı yerine annemle evlendiği için babamı dışlamış, 5 kuruş para vermeden sokağa atmış, babam da didine didine evi zor çevirir duruma düşmüş. Çocukluğumdaki sıkıntılı süreç bundan kaynaklı, şu andaki apartman da ölmeden önce aklı başına gelen dedemden diğer aile fertlerine dağıtıldıktan sonra bana kalan pay, 2 sene civarı oluyor miras kalalı. Sonuç olarak maddi olarak çok sıkıntılı bir ailede büyüdüm. Bundan sebeple bütün çocukluğum çalışmakla, kendi paramı kendim kazanma çabalarımla geçti, bu da beni iş hayatına üniversiteden önce atılmaya itti haliyle, 18 yaşında başladığım yazılım eğitim sürecini microsoft ve bilumum eğitim kurumlarının eğitimlerini bitirerek 19 yaşında tamamlamıştım. Bu eğitimler sürecinde de çalışıyor kazandığım para ile kurs taksitlerimi ödüyordum.Eğitim sürecimi tamamladıktan sonra karın tokluğuna bir şirkete girmiş çalışıyordum ama ne çalışmak, cumartesi yok pazar yok, akşam 10 dan önce işten çıkış yok vs, 1. sene sonunda çaylak olarak girdiğim şirkette uzman statüsüne çıkmıştım, işe başlar başlamaz açık öğretimi yazmış hem okumaya hem çalışmaya devam ediyordum. 4 yıl boyunca bu şirkette çalışmış, 4 yıllık lisans diplomasını almış ve 5. yıl içerisinde Beykent Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Yüksek Lisans Eğitimi'ne kaydolmuştum. Artık benim için diploma problemi de ortadan kalkmış durumdaydı, iş arayışlarım başlamıştı yaptığım görüşmeler sonucu 400 civarı personeli olan bir şirkete yazılım yöneticisi olarak başlamıştım. 1 sene bile dayanamadan bu işten çıkmış şu anda çalıştığım yere yönetici olarak girmiştim.Gösterdiğim çaba, hırs ve performans bu nebze büyük bir şirkette gözden kaçmamış ve 2 yıllık çalışma sonunda IT Müdürü istifa ettikten sonra terfi alarak IT Müdürü olmuştum. Çevrem genişliyor, tanıdığım ensesi kalın potansiyeli hızla artıyordu, freelance olarak tabir edilen şirket dışı ekstra bireysel işler için iş yaptığım şirketlere fatura kesmem gerekiyor, kesemediğim için iş alamadığım zamanlar oluyordu, bundan sebeple 2 kişinin çalıştığı bir yazılım şirketi kurdum. Şu anda müdürlükten aldığım paradan çok daha fazlasını bırakıyor o ayrı konu ama bu şirkette çevremi iyice genişletip bir kaç sene sonra istifa edip kendi şirketimi genişletmek istiyorum.######################################## ##########################################2. Hikayemize başlayalım;Bilge ile görüşmeyeli 2 haftayı aşkın zaman olmuştu. Geçen bu iki hafta bir kaç flörtleşme girişiminin ve bir tane soyunması giyinmesi ile birlikte 30 dk bile sürmeyen bir facia haricinde boş geçmiş durumdaydı.Neyse, 2. haftanın sonunda yine standart bir cumartesi günü akşam 8 gibi hazırlanıp taksime doğru yola çıktım, 9 civarı mekândaydım.(Daimi müşterilere mekânın tavrını bu tarz bir mekânlara sürekli takılanlar bilir. Mekânda her zaman oturduğum masa bellidir rezerve yazısını asar kimseye vermezler, baktılar mekân doluyor saat 9-10 u geçti ben gelmedim, telefon açar gelmeyeceksen masanı verelim derlerdi.)Mekâna giren daimi tiplerin standart ritüelidir, mekana girer en azından 5-6 masaya selam verir ondan sonra yerine geçer otururdu, durum benim için de farklı değil tabi ki. Solisti Serkan ile sohbet ettik biraz ayak üstü, masasında hiç tanımadığım 2 hatun oturuyordu, Bunlar kim dediğimde -Perşembe gelmişlerdi biraz takıldık, pembeliyi götürdüm o gün memnun kalmış gene geldi dedi bıyık altından sırıtarak, Yanındaki?-Heee, onu bilmiyorum geçen sefer yoktu o İyi bakalım, sen biraz sohbet et, sapsız çöpsüzse biraz konuşalım-Ulan sen de ağzının tadını biliyorsun Bilmeyen de yeni tanıyorsun sanar amk, biliyorum tabi.-Bilmez misin amk, çakaaal, neyse benim sahne vakti geliyor Hadi bakalım, konuşuruz sonra-Ok, okBilge'yi andıran fiziği(175 civarı 55-60 kg falan) hafif bronzlaşmış buğdaya çalan teni, kahve rengi saçları yemyeşil gözleri, ateş kırmızı dudakları, tek omzunu ve göbeğini açıkta bırakan beyaz tişörtü, siyah mini eteği ve siyah fileli çorapları ile yine bir afet-i devran karşımda duruyor ve ben onu uzun uzun süzmekten kendimi alamıyordum, götüm düşmüştü hatuna ama cool tavırlara da bok sürdürmemeye çalışıyordum, hatunla ara ara bakışlarımız kesişiyordu pek ilgisiz gibi değildi ama tam bir anlam çıkartamıyordum, Serkan ilk molasında muhabbeti ilerlettikten sonra 2. molasında sahneden indiğinde yanıma geldi, Naptın hacı, sohbeti ilerlettin var mı bize birşeyler?-Kanka, Hatunun adı Serpil, 21 yaşındaymış, öğrenciymiş. Istanbul'a bu sene gelmiş Zonguldak'tan okul için , bunlar ikisi kalıyormuş evde. İstanbul'da yeni olduğu için sapı çöpü yokmuş, çok şanslısın amk yine 4 ayak üstüne düştün, çok da oynak birşeydedi Ooo, süpermiş olm. Benim kalkıp tanışmaya çalışmam olmaz biliyorsun, ne zaman tanıştıracaksın bizi?-Mekan biraz sakinlesin onlar burda zaten meraklanma İyi bakalım-Hadi ben kaçtım TamamBu kısa muhabbetin ardından Serkan masasına oturmuş perşembe götürdüğü pembeli ile resmen insan içinde yiyişiyordu(1,65 boylarında, hafif balık etli, hayatımda gördüğüm en güzel mavi gözlerden birine sahip, spor yaptığı her halinden belli, balık etli ama bir o kadar da sportif bir görüntüye sahip, kestane rengi saçları, parıldayan pembe ruju, kalçalarının dolgunluğunu belli eden saten krem rengi eteği, transparan pembe gömleği ve göz dolduran dekoltesi ile bir tanrıça olmasa da her halükârda soluksuz sikebileceğim bir hatun)Mekân iyice kalabalıklaşmıştı mekâna gelenlerin çoğu masa olmadığı için geri dönüyordu, Serkan 3. molasına çıkmış ve duruma el atmıştı, kızları oturduğu masadan kaldırdı, benim masama getirdi. -Mekân doldu, laf yapıyorlar patronlar, hem Yağız yabancı değil uzun süredir arkadaşım dedi.Serkan'ın yiyiştiği, adının Ebru olduğunu öğrendiğim pembeli elini uzattı-Merhaba ben Ebru Memnun oldum, ben de Yağız-Merhaba ben de Serpil Memnun oldum Serpil adını biliyorum (bu arada masaya oturdular, Serkan da kızları bırakıp sahneye çıktı)dedim gülümseyerek-Nerden biliyorsun ki? Serkan'a sordum o söyledi, yıllardır geldiğim mekanda daha önce hiç görmediğim bir güzellik görünce merak ettim kimdir diye haliyle.-Hmmm, sen her güzelliği merak eder misin böyle?dedi işveli işveli, bu arada Ebru ağzı bir karış açık Serkan'ı izliyordu Merak edilecek güzellik böyleyse haliyle, evetdedim piç bir gülümseme takınarak yüzüme, belli ki ağzı açık ayran budalası gibi tokmakçısını izleyen arkadaşının yanında sıkılmıştı, sürekli bir şeyler soruyor konuşmak istiyordu.-Eee, sen ne iş yapıyorsun, gördüğüm kadarıyla burada baya birilerini tanıyorsun?Her hatuna yaptığım klasik ama işe yarayan espirimi Serpil'e de yapmıştım Cuma ve cumartesi geceleri saat 8 ile 2 arası buradayız!(Serkan'ın sahne sloganı olması ve arada bir bunu söylemesi espriyi daha efektif yapıyordu)-Ayyy şapşal ya, tatlısınnn Teşekkür ederim canım, sen de öyle.Alkolün etkisi ile iyice gevşeyen muhabbet yavaş yavaş olması gereken yere doğru gidiyordu.Mimar Sinan Üniversitesi Güzel Sanatlar Öğrencisi olduğunu öğrendiğimde ayrıca bir sevinmiştim. O okuldan takıldığım 3 kız da sex konusunda efsaneler yaratmış top 10 listeme girmişti belki de bundan kaynaklıydı sevincim.Karşılıklı iltifatlar cilveler artıyor, sanki ortamın sıcaklığı da yükseliyordu.Masanın üstünde duran elini tutup sol bacağımın üstüne koymuş bir yandan sohbet ediyor bir yandan şarkılara eşlik ediyorduk. Ebru da Serkan'dan koptuğu ender zaman dilimlerinde bize eşlik ediyordu.Okşadığım elini bacağımın üstünde bıraktım ve elimi fileli çorapları altından ışıldayan bacaklarına doğru uzattım, artık işin boyutu değişmiş, flört boyutundan sevişmenin ilk sekmelerine geçiş yapmıştık. Elim sol bacağı üstünde durduğu yerde durmuyor kasıklarına doğru hafif hafif saltolar yapıyordu Serpil'in. Bakışları değişmeye bacağımdaki eli hareket etmeye kot pantolondan bariz bir şekilde belli olan sikimin üstünde dolaşmaya başlamıştı. Onunda iyice kıvama geldiğini gördükten sonra kasıklarına doğru santim santim inmeye başladım. Kısa süre sonra mini eteğinin içine soktuğum elim kasıklarında, amının üzerinde geziniyordu. Alkolün ve aldığı zevkin de etkisiyle başını göğsüme yaslamış boynumdan çeneme doğru alev püskürtüyordu sanki, yanan nefesi ile boşalmaya yakın olduğunu hissedince bıraktım, mekanın ortasında orgazm olması istediğim bir şey değildi haliyle, kulağıma usulca -Ne yapıyorsun ya herkesin içinde boşalacaktım, çok kötüsün dedi işveli işveli gülerek.1-2 dk sonra kalkıp tuvalete gideceğini söylediğinde eşlik etmek için ben de kalktım, garsonlardan birine masa sana emanet işareti yapıp tuvalet katına indim Serpil'in peşinden. 5-6 dk sonra tuvaletten çıktı. Hiçbir şey söylemeden elinden tuttum ve sadece özel günlerde açılan masasıyla sandalyesiyle boş duran bir alt kata indirdim. Barın bulunduğu bölüm merdiven tarafından görülmeyecek sote hafif karanlık bir yerde kalıyordu. Barın önündeki 3 lü koltuğa oturdum Serpil'i de kucağıma oturttum Sen var ya , çıldırttın beni resmen.-Sanki sen aşağı kalırsın, milletin ortasında getirecektin beni
![]() |
|
Alıntı |